MOTOR! MOTOR! MOTOR!
Yerli Otomobil Üretmek Mantıklı mı?
(2015’te yerli otomobil üretimi konusu gündeme taşındığında kaleme aldığım yazı.)
Yerli otomobil üretmek mantıklı mı? Elbette değil.
Türkiye’de oto üreticisi yok mu? Alası var.
Bir devlet büyüğümüz ortaya bir laf attı yerli oto yapacağız. Gelişmiş ülkeler liginde yer alacağız vs. Tabi doğru tek başınıza oto üretebilecek teknolojiniz varsa o lige girersiniz. Ama o otoyu üretmekte öyle kolay değil aslında oto üretmekte sorun yok yapılır. Mesele buna pazar bulmakta mesele her 3-4 senede makyaj 6-7 senede yeni model üretmekte. Servis, yedek parça, yetişmiş usta, servis ağı vs vs zırıltısı çok büyük. Koç Sabancı inceledi ve asla yanaşmadı çünkü burası bir bataklık giren gider. Koç’u bile meteliksiz bıraktırır. İşte gördünüz uyduruk bir motor yüzünden Volkwagen 20 MİLYAR Dolar gibi rakamlarla karşı karşıya o da şanlıysa. Bakalım daha neler çıkacak karşısına.
Biz motor üretebiliyor muyuz?
Yok. Motor bizim değilse nasıl %100 yerli olacak? Biliyorsunuz motor için Ford-Pegeout-Citroen bir araya geldi dünya kadar yatırımla motor geliştirdi. Reneault-Nissan-Mercedes aynı motoru kullanıyor filan iş gerçekten çok çetrefilli. Adamlar 100 seneden fazladır bu piyasadalar biz 100 senelik arayı birkaç senede kapatmaya çalışıyoruz. Üretebilir misiniz üretirsiniz ama bunu pazara sunup satma şansınız yok. Kendi kendimize niye böyle bir sarmala soktuk anlamak mümkün değil.
Bir Anekdot
1994’te İngiltere Lancashire’da Leyland Kamyon fabrikasını geziyoruz. O dönem şartlarında çok modern bir fabrika. Bizi gezdiren görevli birazda ukala bir eda ile bize “Dünya’nın en iyi kamyonları bu fabrikada üretiliyor” dedi. Ben de üstündeki markayı gördüğüm halde sordum “Motoru siz mi üretiyorsunuz?” Adam şaşırdı ve o ukala eda kayboldu “Hayır Hollanda DAF’tan alıyoruz” ben de taşı gediğine koydum “Motoru üretmiyorsanız, en iyi kamyonu siz üretmiyorsunuz.” dedim yürüdüm adam öylece kalakaldı.
Gerçekte de öyledir. Ekonomik motoru siz üretmeyecekseniz, sizin malınız değilse o zaman yaptığınız otomobilin yerliliğinden söz edemezsiniz.
Rolce & Royce
Almanya’da kaldığım dönemde Münih’te BMW’nin müzesini ziyaret etmiştim. Orada Rolce&Royce’ların bulunduğu bir bölüm vardı. Benim çocukluğumda bir tabir vardı “Araba Rolce&Royce gibi” Rolce&Royce bir karşılaştırma kriteri idi. Orada gördüm ki hiçbir araba Rolce&Royce gibi olamaz. Çünkü onlar bir sanat eseri, müthiş araçlar. Rolce&Royce bugün ikiye ayrılmış durumda çok özel araçların dışında (ki bunların sayısı çok sınırlı 20 adet/gün) asıl üretim kalemini motor üretiyor. Hem de ne motorlar, her tür uçak motorları.
Motor Meselesi
İşte yapmamız gereken şey budur, tank yaptık motor bizim değil, helikopter yaptık motor bizim değil, gemi yaptık motor bizim değil, uçak yaptık motor bizim değil, oto yaptık motor bizim değil. Aradaki akrepleri, zırhlı personel taşıyıcılarını filan anmıyorum. Eğer hükümet yapacaksa çeşitli motorları üreten bir fabrika yapmanın derdinde olmalıdır. Teknoloji motorda ve elektronik kontrol sistemindedir. Elektronik kontrol sistemlerini en alasından yapabildiğimize göre yapılması gereken motordur. Bu Rahmetli Erbakan’ın en büyük hayali idi. Rahmetlinin ütopik hayalleri ve gereksiz lafları yüzünden çok sıkıntı çekmiş bir kimse olarak kendisini çok sevmezdim ama bu hayali çok yerinde idi. Eğer bu sahada gelişmiş bir fabrikamız olsa idi dünyanın dört bir tarafına motor satıyor olacaktık. İstediğimiz her türlü aracı yapıyor olacaktık. İster tank yap, ister otomobil, ister gemi yap ister, uçak. Tekrar ediyorum araçların şasi ve dış kaportası tasarımından üretimine kadar mühendislerimizin hatta ustalarımızın kabiliyeti dahilindedir sıkıntı motordadır.
Bakanlığın açıkladığı prototip çok tartışıldı. Haberlere baktım. Mesela TRT (haberi aşağıya ekledim) öyle abartmış ki resmen b.kunu çıkartmış diyor ki “vatandaştan tam not”. Bakıyoruz aşağıda Abdurrahman İsmailoğlu isimli vatandaşın 1500-2000 TL yakıt gideri olduğunu ve görüşünü yazmış. Benim araç 5 lt/100km motorin yakıyor bir hesap yaptım bu arkadaş otomobili ile 11.627 km/ay yapıyor. Bir diğeri aylık 1000 TL’lik yakıt harcıyormuş o da 5.814 km/ay yapıyor. Ben çok koşturan biri olarak 10 senelik ortalamam 35.000 km/yıl bu adamlar ne iş yapıyor çok merak ettim. Neden aklımızla alay ediyorlar?
Samimi Olarak Sonuç Nedir?
Yerli araba işi de “Çözüm Süreci” gibi ne olduğu, ne olacağı, işin içinde kim var kim yok belli değil. TÜBİTAK gibi Türkiye’nin en bilimsel kurumu prototipi yapıyor ama neresini yapıyor ne yapıyor ortada bir şey yok. Resimlerde ve yazılarda bizimkilerin Cadillac’a ne eklediğini bir türlü çıkaramadım. Sadece konsoldeki ekranda TÜBİTAK amblemi var o da fotoşop mu bilmiyorum. Lafı uzatmayayım oto yapar mıyız? Yaparız. Gerek var mı? Yok. Peki ne yapalım? Her tür motoru yapacak bir fabrika yapalım. Burada 1000cc benzinli motordan 3000cc benzinliye, 1600cc dizelden, 2500cc dizele, hatta 100.000cc dizele kadar (en büyük dizel 1.808.640 cc) boxer tip, V tipi, Star tipi ve tabi çeşitli ebatlarda jet motoru. Açık senet veriyorum bu fabrikayı yapan partiye hükümette olsun olmasın, o siyasi görüşü benimseyim benimsemeyim ÖMRÜMÜN SONUNA KADAR OY VERECEĞİM.
Ama böyle üretimden kalkmış bir otoyu üstelik üzerinde hiçbir şey yapmadan önümüze koyunca, bir de bunu yiyeceksiniz denince olmuyor, ayıp oluyor. Aklımızı küçümsemeyin, bu millet 80 sene önceki gibi eğitimsiz bilgisiz değil. Gereksiz atraksiyonlarla kendinizi ve ülkemizi alay konusu ettirmeyin. Gelişmiş ülkelerin ilgilileri bizim bu haberler karşısında nasıl tepki verdiler düşünmek bile istemiyorum. “Türk’lerin yerli otosu üretimden kalkmış Cadillac çıktı”, “SAAB’ın 2010’da bıraktığı modeli Türk’ler 2015’te yeni keşfetti” vs vs.