Eğitim

Felsefe, mantık, matematik, lisan eğitim sisteminin 4 omurgası olmalıdır.

Anaokulu:  temel yaşam becerileri, sıraya girme gibi toplum  kurallarına uyma, el becerileri, temizlik, nezaket, görgü kuralları eğitim vermeli,

İlköğretim: 5 sene temel matematik, fizik, kimya, hayat bilgisi, el becerileri, trafik kuralları ile anaokulunda öğrendiklerini pekiştirmeli. Öğrenci günlük yaşamdaki temizlik maddeleri nelerdir? Nasıl kullanılır? Kuvvet nedir? Kaldıraç nedir? Kanun nedir? Ceza nedir? Hayata ilişkin asgari düzeyde hayatını idame ettirecek temel bilgilere ve sahip olmalıdır.

Ortaöğretim:  Meslek dersleri sadece elektrik, makine, sağlık gibi değil terzilik, fırıncılık, berberlik, tezgâhtarlık gibi meslekler öğretilmelidir. Sosyal bilimlerdeki öğrenciler, felsefe psikoloji, edebiyat gibi temel branşlar, iktisadi ve idari bilimler ilişkin bölümler, hukuk işletmecilik, kamu yönetimi gibi alanlarda ara eleman düzeyinde eğitim alacaklardır

Lise : İleri düzeyde mesleki eğitimi verilmelidir. Akademik başarışı yüksek öğrenciler daha profesyonel yönlendirmelerle kabiliyetlerine başarılarına ilgilerine göre yükseköğrenime yönlendirilmelidir. Yüksek Öğrenim görmesi gerekmeyen öğrenciler toplumun ihtiyaçlarını karşılamak üzere meslek elemanı olarak en iyi şekilde yetiştirilmiş olacaklardır. Lise mezunu her gencimiz hayatını kazanacak bir meslek sahibi olarak liseden mezun olacaktır.

Lisans : Üniversite lisans düzeyinde ana bölümler alt uzmanlıklar şeklinde detaylandırılmalıdır. Elektrik Elektronik Mühendisliği için değerlendirirsek güç sistemleri, medikal elektronik, haberleşme, bilgi sistemleri, yapay zeka uygulamaları, ağ alanlarda güvenliği gibi çok çeşitli alanlarda meslek elemanı mühendisler yetiştirmemiz gerekiyor. Türkiye’de birçok üniversitede elektrik elektronik mühendisliği varken hepsinin aynı müfredata sahip olması ve aynı türden bilgi düzeyine sahip meslek elemanları yetiştirmesi çok da verimli bir yaklaşım değildir. Hâlbuki farklı üniversitelerde farklı konulara odaklanmak hem üniversiteleri doluluk oranlarını artıracak hem de ihtiyaç olan alanlarda yeteri kadar uzman meslek elemanı yetiştirilmiş olacaktır. Bu planlamanın yapay zekâ ile  yapılması son derece kolaydır. Öğrencinin  mezuniyetine bağlı olarak en az 5-6 sene sonrasının planlanmasının yapılması gereklidir. Bu da çok zor değildir.

Eğitim sisteminde 10000 yıldır kullanılagelen klasik yöntemleri bırakacağız.  Çağın imkânlarından istifade ederek, teknolojiyi, interneti, cihazları, bilgiyi kullanarak çok daha efektif bir eğitim sistemi uygulayacağız.  Gençlerimize etkin araştırma tekniklerini öğreteceğiz, yani öğrenciye zorla bir şeyler öğretmek yerine anahtarları verip bilgiler nasıl ulaşılacağını, bilgiyi nasıl yorumlanacağını, nasıl kullanacağını, nasıl sonucu üreteceğini öğreteceğiz? Öğretim materyallerini bu şekilde sil baştan yenileyeceğiz. Devlete ilişkin her vatandaşın rahatlıkla erişebileceği dijital kütüphaneler oluşturacağız. Gerek ilmi konular, gerek edebiyat, sosyoloji, psikoloji, hikaye, roman gibi kitaplara kolaylıkla ulaşma imkanı sağlayacağız. Sadece yeni kitaplar değil basımı tükenmiş çok eski kitapları dahi insanımızın hizmetine sunacağız. Tabii telef ile ilgili sorular ortaya çıkacaktır. Hiçbir yazar bu noktada mağdur edilmeyecektir. Devletimiz kitaplar kullanıldıkça kitaplara ilişkin telif ücretini ödeyecek güce sahiptir. Yazarlarımız hesaplarında yazdıkları kitaba  rağbete bağlı olarak ödeme göreceklerdir. Bu onların kolaylıkla üretmelerine imkân sağlayacak, gerektiğinde yayınevi, basım maliyeti, dağıtım gibi maliyetlere katlanmadan düşüncelerini, bilgilerini elektronik ortamda insanımızla buluşturacak, halkın ilgisine bağlı olarak elde ettiği geliri kitabı bastırmak için de kullanılabilecektir.

Yabancı dil öğretim teknikleri Türkçe bilen çocuklarımız için uygun değil.  Bizim geliştirdiğimiz yeni bir teknikle, 12 haftada hızlı şekilde ve bir yıllık eğitimle en az 4 yabancı dilde kendini geliştirebilecek ve o ülkenin insanları ile rahatça iletişim kurabilecek düzeyde yabancı dil eğitime uygulanacaktır. Şu anda yapıldığı gibi 1 yıl boyunca eğitim alıp tek bir dil değil, 4 dil öğrenme imkânı sunulacaktır.

İngilizce, İtalyanca, Almanca gibi üretim açısından, alışveriş açısından çok sıkı ilişkilerimiz olan Avrupa ülkelerinin dillerinin yanı sıra Arapça, İbranice, Macarca, Rusça, Çince dışında, Kırgız, Özbek, Türkmen, Kazak Uygur Türkçelerinin ağızlarını öğretilecektir.

Geçmişte  bir konuda eğitim almak insanın yaşamı boyunca gerek ihtiyaçlarını karşılamak gerekse hayatını doldurma açısından yeterliydi. Ancak günümüzde insanlarımızın günün şartlarına uyum sağlamak açısından eksiklerini gidermek önemli bir durum haline gelmiştir. Bu nedenle “yaşam boyu öğrenim” her geçen gün çok daha önemli bir hale gelmektedir. Ülkemizdeki halk eğitim merkezleri bu konuda güzel çalışmalar yapmaktadır. İnsanlarımıza çok çeşitli konularda ihtiyaç duydukları eğitimleri konunun uzmanlarını temin ederek verdirmektedir. Bu çalışmaların eğitim çeşitliliğinin artırılması ve belirli bir plan program çerçevesinde yapılması çok önemlidir. Günümüzde teknik ve teknolojik  altyapıya rağmen hangi meslek grubundan hangi bölgede Önümüzdeki süreç içerisinde kaç meslek elemanına ihtiyaç olduğuna ilişkin herhangi bir tahmin yapılmamaktadır. Dolayısıyla böyle bir yaklaşım sonunda bazı meslek elemanlarının  fazlalıktan dolayı çok cüzi rakamlara çalışmakta bazı mesleklerde  ise eleman yokluğundan dolayı hizmetler görülememektedir. Bu da toplumda hem gelir Hem de mutluluk açısından olumsuz etkilere neden olmaktadır.